Sözlükte “sahip” anlamındaki zû ile “omurga, boğum” mânasına gelen fekār kelimelerinden oluşan zülfekār Hz. Ali'nin iki tarafı keskin, ortası yivli kılıcının adıdır. Kelime Türkçe'ye zülfikar şeklinde geçmiştir.
Hazırlanıyor
Kelime anlamı olarak, "sahip" anlamındaki "zû" ile "omurga,boğum" anlamına gelen "fekār" kelimelerinden oluşan zülfekār, Türkçeye zülfikar şeklinde geçmiştir. Bedir Muharebesi sonrasında, yedi karış uzunluğunda ve bir karış kalınlığında olan kılıç savaş ganimeti olarak İslâm peygamberi Muhammed' e geçmiş ve kendisi kılıcı Ali' ye verene kadar kullanmıştır. Merzûk es-Sakīl adında bir usta tarafından yapıldığı rivayet edilen kılıç, genel kabule göre Bedir’de öldürülen Âs b. Münebbih’e aittir. Kılıcın Ali' ye ne zaman verildiği kesin olarak bilinmemekle birlikte genel olarak Uhud Muharebesi'nde verildiği kabul edilmektedir.[1]
Ali'nin Uhud Savaşı'nda Kureyş’in önde gelen savaşçılarından dokuz kişiyi öldürdüğü, bu savaşta bedeninden yetmiş yara alarak son ana kadar Muhammed'i savunduğu, bu sebeple de Cebrail'in, “Zülfikar'dan keskin kılıç, Ali’den büyük yiğit yoktur.” (“Lâ fetâ illâ Alî, lâ seyfe illâ zülfikār”, Arapça لا فتى الا على لا سيف الا ذوالفقار ) dediği rivayet edilir.
Bilgi kartı
- Maden Türü
- 925 Ayar Gümüş
- Taş Durumu
- Yok
- Ürün Ağırlık
- 13 g %10 (+-)
- Hediye Paketi
- Ürün Ahşap Sandık ve Temizleme Bezi İle Birlikte Gönderilir
- Kargo Gönderim Zamanı
- Ürün 2-3 Gün İçinde Kargolanır